GÜN DOĞMADAN!

Malum ülke olarak ekonomik anlamda sancılı günler yaşıyoruz. Ve böylesi umutsuzluk ikliminde gelişmelere baktığımızda atalarımızın bu sözü söylerken hiç de haksız olmadıklarını bir kez daha anlıyoruz. Özellikle son zamanlarda döviz kurları üzerinde oynanan oyunları görmek, manipülasyon hamleleri çözmek için gelişmeleri iyi izlemek ve anlamak gerekir. Ortada sebep yokken basit algılar ile başını alıp giden döviz kurları milyonlarca insanın zarar etmesine neden oldu. Binlerce esnaf iflasın eşiğine geldi. Merkez Bankasının bir kaç defa dövizin yükselmesine müdahale edip az da olsa bu yükselişi engellemesi bile yeterli olmadı malesef. Bu süreçte milyonların gözü kulağı Asgari ücrette iken hükümetin öncelikle Asgari ücrete %50 zam yapması piyasaya doping etkisi yaptı. Halkımız bir kez daha enflasyona yem edilmedi. Hele hele Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın önceki akşam kabine toplantısı sonrasında kamuoyuna yaptığı açıklamada hükümetin aldığı ekonomik tedbirleri peşi sıra duyurdukça 19 TL'ye yaklaşan Dolar 'ın 11 TL' nin altına nasıl düştüğünü hep birlikte gördük. Altının gram fiyatı da hakeza 1000 TL üzerinde seyrederken 600 TL civarına indiğine hep beraber şahit olduk. Bir taraftan İhracatçıların önlerini görebilmeleri için sabit kur üzerinden işlem yapmaları Merkez Bankasının güvencesi ile kantrol altına alındı böylece TL'nin Dolar karşında hakettiği değeri kaybetmemesi sağlandı. Memurdan sanayiciye, lisans öğrencisinden doktora öğrencisine, çiftçiden ihracatçıya önemli müjdeler veren Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan yine milletinin yanında olduğunu gösterdi. Fakir yatıp zengin kalkanları, zengin yatıp fakir kalkanları çok gördük. Ama fakiri daha fakir yapan bütün sistemler çökmeye mahkumdur. Bu bağlamda hükümetin toplumu daha zora sokacak uygulamaları hayata geçirmesine izin vermesi mümkün değildir. Herkesin ve her kesimin geleceğini düşünüp birikimini istediği şekilde yatırıma dönüştürmesi hakkıdır. Ancak sırf hükümeti erken seçime götürmeye zorlamak için döviz kurları üzerinde manipülasyon oyunları ile TL'nin değer kaybetmesine neden olanları bu millet de hem unutmaz hem de af etmez. Hep birlikte gördük, dolara tutunanlar nasıl kaybetti, TL'den şaşanlar nasıl geri döndü. Gelelim ülkemizdeki stokçu furyalarına. Geçtiğimiz yıllarda kuraklıktan kaynaklanan üretim azlığı nedeniyle piyasaya sürülen ürünleri toplamak suretiyle haksız kazanç için fırsat kollayan bu spekülatör mafyalarını da ortadan kaldırmak için hükümetin bazı hamleleri hayata geçireceği beklenmektedir. Özellikle temel gıda maddelerine vatandaşın ulaşmaması noktasında sürekli fiyat artırmak, durduk yere zam üstüne zam yapmak affedilecek bir şey değil. Ticarette kâr ne kadar helal ise kâr limitinin çok üstünde piyasaya mal sokmak haram olduğu kadar aynı zamanda ahlak dışıdır. Sözün kısası bu zor zamanlarda siz siz olun devletimize güvenin. Devletimizin Al Bayrağı altında yaşıyorsanız devletimizin parasına güvenin. Atalarımız boş yere konuşmaz, atalarımıza güvenin. Çünkü atalarımızın nasıl da haklı çıktığına hep beraber şahit olduk. Günü birlik kazanç peşinde koşan zavallılar bakın ve görün; Gün doğmadan, neler doğar... Ercan Ulutaş