Nevzat Aksoy
Köşe Yazarı
Nevzat Aksoy
 

HAYAT MESAJINI VERDİ ACABA ALDIK MI.?

Geçen zaman diliminde ne yönetenler, yöneti- lenlere mesul olduğu görevi yaptı; ne de yöne- tilenler yani bizler zamanın ve şahit olduğu- muz olaylar karşısında bir ders çıkartabildik. Halbuki yaşadığımız hayat bize bir tecrübe yaşanan olaylarda bize ders çıkarma mahiye- tinde bir sınavdı.Acaba ne kadar başarılı olduk. Kendimizi ve haklarımızı geçen süre zarfında özümsemesini bildik mi? Maalesef hayat ve zaman aleyhinize işliyor.Fakat genede biz ken- dimize gelemedik.Sorumlu olduğumuz toplu- ma ve insanlığa bir şeyler yapamadık. Yönetenler mezrasından baktığımız za- man sadece bir amacı değil, yönetmeyi bir a- raç olarak gördüler.İnsanlara hizmet gayesi o- lan siyaset kurumunu lekelediler.Hizmet el de- ğiştirdi.Halka hizmet, hakka hizmet düsturunu tek taraflı olarak çiğnediler.Hizmet toplumsal- lıktan bireyselliğe dümen çevirdi.Sadece adı siyaset ve yönetmek olan bu kurum, buna ne derseniz deyin, sadece kendi kendini güçlen- dirdi.Özde olması gerekirken, sözde olmadan öteye gidemedi. Millete kala kala, geçen zamanın verdiği, boşuna çelilen yokluk ve çileden başka bir şey kalmadı.Acaba tabiri caizse kaç tonluk bir güç, Kaç Waltlıklık elektrik şoku, hem yönetenlere, hem de yönetilenlere gereklide iliklerimize ka- dar işleyip kendimize gelmemiz için yeterli o- lacak. Değerli okuyucularımız hesaba çekil- meden kendimizi ne zaman hesaba çekeceğiz. Son zamanlarda ülkemizde geçirdiğimiz, dep- remler, çığ felaketi, sel, uçak kazaları. salgınla- rın peşpeşe gelmesi ayrıca, dünyada yaşanan felaketler sizce bir tesadüf mü, yoksa bize bir uyarımıydı? Bunların idrakına varalım değerli insanlar.Madem ki biz bu dünyaya bir imtihan için geldik, neden bu imtihanı kuralına göre yerine getirmiyoruz? Halbuki hayatta istediğimiz kadar nimet, ve malzeme, içimizde de bitmek ve tükenmek bilmeyen bir hazine yani vicdan varken, neden ahirete sermaye yapmıyoruz.Değerli okuyucu- larımız,eğer insanlar bir düşünürse, bu dünya- da yaptığı iyiliklerden başka sermayesi yoktur. Bu dünyada yediğin,içtiğin, giydiğin, senin de- ğildir.Yedirdiğin, içirdiğin, giydirdiğin sadece senindir. Yönetme hakkını ifa eden idareciler için- de durum farklı değildir.Yönetme lisansını alıp, millete çile ve yokluk yaşatmak hiç adil değildir Hükümeti millete vazifeye, milleti de insanlığa, hizmete davete, yaşadığımız müddetçe Allahı ve ölümü unutmamaya özen göstermeyi niyaz ediyor, Normalleşmeye adım attığımız hayatı- mızın istikametini bulmasını umut ediyor, Bir musibet bin nasihatten daha yeğdir sözünü hatırlatarak, kendimize gelebildik mi acaba? saygı ve sevgilerimle
Ekleme Tarihi: 21 Eylül 2021 - Salı

HAYAT MESAJINI VERDİ ACABA ALDIK MI.?

Geçen zaman diliminde ne yönetenler, yöneti- lenlere mesul olduğu görevi yaptı; ne de yöne- tilenler yani bizler zamanın ve şahit olduğu- muz olaylar karşısında bir ders çıkartabildik. Halbuki yaşadığımız hayat bize bir tecrübe yaşanan olaylarda bize ders çıkarma mahiye- tinde bir sınavdı.Acaba ne kadar başarılı olduk. Kendimizi ve haklarımızı geçen süre zarfında özümsemesini bildik mi? Maalesef hayat ve zaman aleyhinize işliyor.Fakat genede biz ken- dimize gelemedik.Sorumlu olduğumuz toplu- ma ve insanlığa bir şeyler yapamadık. Yönetenler mezrasından baktığımız za- man sadece bir amacı değil, yönetmeyi bir a- raç olarak gördüler.İnsanlara hizmet gayesi o- lan siyaset kurumunu lekelediler.Hizmet el de- ğiştirdi.Halka hizmet, hakka hizmet düsturunu tek taraflı olarak çiğnediler.Hizmet toplumsal- lıktan bireyselliğe dümen çevirdi.Sadece adı siyaset ve yönetmek olan bu kurum, buna ne derseniz deyin, sadece kendi kendini güçlen- dirdi.Özde olması gerekirken, sözde olmadan öteye gidemedi. Millete kala kala, geçen zamanın verdiği, boşuna çelilen yokluk ve çileden başka bir şey kalmadı.Acaba tabiri caizse kaç tonluk bir güç, Kaç Waltlıklık elektrik şoku, hem yönetenlere, hem de yönetilenlere gereklide iliklerimize ka- dar işleyip kendimize gelmemiz için yeterli o- lacak. Değerli okuyucularımız hesaba çekil- meden kendimizi ne zaman hesaba çekeceğiz. Son zamanlarda ülkemizde geçirdiğimiz, dep- remler, çığ felaketi, sel, uçak kazaları. salgınla- rın peşpeşe gelmesi ayrıca, dünyada yaşanan felaketler sizce bir tesadüf mü, yoksa bize bir uyarımıydı? Bunların idrakına varalım değerli insanlar.Madem ki biz bu dünyaya bir imtihan için geldik, neden bu imtihanı kuralına göre yerine getirmiyoruz? Halbuki hayatta istediğimiz kadar nimet, ve malzeme, içimizde de bitmek ve tükenmek bilmeyen bir hazine yani vicdan varken, neden ahirete sermaye yapmıyoruz.Değerli okuyucu- larımız,eğer insanlar bir düşünürse, bu dünya- da yaptığı iyiliklerden başka sermayesi yoktur. Bu dünyada yediğin,içtiğin, giydiğin, senin de- ğildir.Yedirdiğin, içirdiğin, giydirdiğin sadece senindir. Yönetme hakkını ifa eden idareciler için- de durum farklı değildir.Yönetme lisansını alıp, millete çile ve yokluk yaşatmak hiç adil değildir Hükümeti millete vazifeye, milleti de insanlığa, hizmete davete, yaşadığımız müddetçe Allahı ve ölümü unutmamaya özen göstermeyi niyaz ediyor, Normalleşmeye adım attığımız hayatı- mızın istikametini bulmasını umut ediyor, Bir musibet bin nasihatten daha yeğdir sözünü hatırlatarak, kendimize gelebildik mi acaba? saygı ve sevgilerimle
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yerelvanhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

van haber